Tembellik Yasası
Madde 1 : İnsanlar yorgun doğar dinlenmek için yaşar.Madde 2 : Çalışmak yorar. Madde 3 : Gündüz dinlen ki gece rahat edesin.Madde 4 : Yatağını kendini sevdiğin gibi sev, içinden çıkamayacağın gibi yap.Madde 5 : Yarın yapabileceğin işi bugün yapma.Madde 6 : Bugünün işini
yarına bırakma, erteleyebileceğin kadar ertele.Madde 7 : Dinlenen birini görünce otur ona yardım et.Madde 8 : Oturmak mümkünse ayakta durma, yatmak mümkünse oturma.Madde 9 : Tembellikten kimse ölmemişMadde 10 : Çalışma isteği duyunca biryere otur isteğin geçmesini bekle.
Bozuk Para
Bir adam birgün parasini bozdurmaya gitmis.Bir bakkala girmis. Abi su parayi bozarmisin?Adamda demisiki:_Hayir...Adam nedenini sormus bakkalcida söyle yanit vermis:_Bu parayi bozamam çünkü tamir parasini benden istersin yokyaaaaaaaa.
Meryem Ana
Bir gün Temel askere gitmiş.Askerde uçma dersi veriliyormuş.Komutanı Temele uçaktan atladığında ilk olarak birinci, ikinci olarak ikinci ipi çek o zamanda paraşüt açılmassa Meryemanaya dua et demiş.Temel Komuta nıyla beraber atlamış.Komutanının paraşütü hemen açılmış ama Temel birinci ipi çekmiş paraşüt açılmamış,ikinci ipi çekmiş yine açılmamış daha sonra Temel Komutanına ' Komutanım o karinin adı neydi' demiş.
Karpus
adamın biri birgün karpuz taşıma yarışına girer adamın biri ben 5 tane karpuz taşırım demiş orada birisi çıkmış bende 8 tane taşırım demiş başla birisi daha çıkmış bende 10 tane taşırım demiş kimse inanmamış, adam gercekten 10 taneyi taşımış aradan ufak tefek birisi daha çıkmış ben 14 tane taşırım demiş herkez şaşırmış nasıl olur ama yapamazsın demiş izleyin demiş ikitane sol eline ikitane sag eline almış herkez demişşş eee başka şimdi ben aleti kaldıracam inmeden 10taneyi alan arkadaşı oturtun demiş
Tilki
Tilki, bir gün başını alır, gezmeye çı kar. Köyün mey danına varır. Bir duvara çıkar, çev reyi seyre dalar. Oradan geçen köy muhtarı şaşırır: — Aaa, bir tilki!.. Köyün hocası camiye giderken duvardaki tilkiyi gö- rür: — Aaa, tilkiye bak!.. Bakkal da oradan geçerken bağırır: — Hay Allah bir tilki!.. Kahvedekiler merak edip dışarı çıkarlar. Onlar da tilkiyi görünce şaşırırlar: Tilkiyi gördünüz mü? Vallahi bir tilki bu!.. Kalabalık çoğalıp sesler uğultuya dönüşünce tilki or mana kaçar. Dişi tilkiye: — Bugün öğle vakti köye indim. Orada herkes benitanıyor, ben hiçbirini tanımıyorum...
Şaka
Laz'ın biri, takasının içinde oturmuş, Allah'a yal varmaktadır: — Allahum, bu cün tuttuğum ilk paluğu pi fakirevereceğum, der. Ve lâz oltasını atarak beklemeye başlar. Neden sonra oltayı çeker. Bakar ki bir
de ne görsün? Ucunda koskocaman bir balık! — Haçan hiç pu da fakire verulur mu daa! Birden balık bir çırpınışta oltadan kurtulur ve denize atlar. Lâz üzgün ve şaşkın: — Allahum, ben şakacıktan demuştum daa... der.
Şaka 2
Laz'ın biri, takasının içinde oturmuş, Allah'a yal varmaktadır: — Allahum, bu cün tuttuğum ilk paluğu pi fakirevereceğum, der. Ve lâz oltasını atarak beklemeye başlar. Neden sonra oltayı çeker. Bakar ki bir
de ne görsün? Ucunda koskocaman bir balık! — Haçan hiç pu da fakire verulur mu daa! Birden balık bir çırpınışta oltadan kurtulur ve denize atlar. Lâz üzgün ve şaşkın: — Allahum, ben şakacıktan demuştum daa... der.
Çok Şükür
Sarhoş bir Karadenizli, bir ayağı yolda, bir ayağı kaldırımda aksaya aksaya yürüyordu. Duru mu gören polis yaklaşıp sordu: — HemşerimL Bu kadar sarhoş olmak için ne kadar içtin? Ne münasebet memurbey... Sen penum sarhoş olduğumd an emin misun? — Kaldırımda nasıl yürüyordun? Bir ayağın sette,diğeri yerde... Ancak sarhoş böyle yürür! Karadenizli sevinçle ellerini yüzüne götürdü: — Sağolun memur bey! Penu o kadar rahatlattınızki... Doğrusu kendimi topal zannedeydum...
Hey Gidi Gençlik Hey
Hoca bir gün ata binmek ister, bir türlü binemez. Hey gidi genç lik hey, diye ah çeker.So nra etrafına bakı-mp kimse olmadığınıgörünce de; Hadi hadi... ben senin gençliğini de bilirim, der
Niye Girememiş
Doktor, beş akıl hastasını, boş banyonun önüne götürdü ve emretti: — Haydi, girin suya ve başla yın yüzmeye! Biri hariç, hepsi doktorun em rine uydular, boş banyonun içine doldular, kulaç atmaya başladı lar... Doktor, banyoya girmeyen delinin yanma yaklaştı. Gülümseyerek: — Galiba sen iyileştin Ahmet, niye yüzmedin?Deli boynunu büktü: — Belki kızacaksınız ama doktor bey, yüzme bilmiyorum ben de, ondan.
Öğrenci Şiiri
Tembel bir öğrenci, yazılı kağı dına şu satırları yazmış: — Yürü boş kağıt, yürü... Öğretmenin yüzünü gör de gel. Üç zayıfım vardı, dört oldu mu sor da gel... APTALCA DÜŞÜNMEK Federal Almanya vatandaşı dış yolculuktan döndü. Getirdiği papağanla kendi gümrüğün
e girdi. Muayene memuru işin gereğini anlattı: Canlı papağana, yüz mark gümrük ödeyeceksiniz.Cansız içi doldurulmuş papağan olsaydı gümrüksüzdü. Adamın bir anlık tereddütü üzerine papağan söze karıştı: — Bana bak Hans! Öyle [Yasak Kelime]ca şeyler düşünme!
Neyi Görememiş
Şoför kullandığı taksiyle "Sağa dönülmez işaretine rağmen sağa saptığı sırada, trafik polisinin keskin keskin çalan düdük sesiyle birden yavaşladı, sonra yolun kenarına çekilerek durdu. Trafik polisi, sağ elinde zincirden tuttuğu düdüğü sallaya sallaya yürüyerek tak sinin yanına geldi, sert bir sesle sordu: — Levhayı ı görmedin mi? Şoför, kabahatli olduğunu kabul etmenin rahatlığı içinde itirafta bulundu: — Görmesine gördüm de sizi görmedim... KILÇIK Sınıfta öğretmen insan iskeletini göstererek sordu: — Bunun ne olduğunu söyleyebilir misin Salim? dedi. Karadenizli Salim hemen cevapladı: — İnsan kılçiğidür öğretmenim...
Eşek Başı
İstanbul'a yeni gelen köylü, ku yumcu dükkânının vitrinini merakla inceliyordu. Kuyumcunun çırağı, onunla alay etmek için: Hemşerim, dedi, ne bakıyorsun öyle? Hiç... Bu dükkânda n
ne satılırdiye merak ettim de... Çocuk güldü: Eşek kafası satılır. Allah versin... Alışverişiniz yolunda olmalı... Nereden bildin, dayı? Baksana, koca dükkânda seninkinden başka kalmamış!
Madde 1 : İnsanlar yorgun doğar dinlenmek için yaşar.Madde 2 : Çalışmak yorar. Madde 3 : Gündüz dinlen ki gece rahat edesin.Madde 4 : Yatağını kendini sevdiğin gibi sev, içinden çıkamayacağın gibi yap.Madde 5 : Yarın yapabileceğin işi bugün yapma.Madde 6 : Bugünün işini
yarına bırakma, erteleyebileceğin kadar ertele.Madde 7 : Dinlenen birini görünce otur ona yardım et.Madde 8 : Oturmak mümkünse ayakta durma, yatmak mümkünse oturma.Madde 9 : Tembellikten kimse ölmemişMadde 10 : Çalışma isteği duyunca biryere otur isteğin geçmesini bekle.
Bozuk Para
Bir adam birgün parasini bozdurmaya gitmis.Bir bakkala girmis. Abi su parayi bozarmisin?Adamda demisiki:_Hayir...Adam nedenini sormus bakkalcida söyle yanit vermis:_Bu parayi bozamam çünkü tamir parasini benden istersin yokyaaaaaaaa.
Meryem Ana
Bir gün Temel askere gitmiş.Askerde uçma dersi veriliyormuş.Komutanı Temele uçaktan atladığında ilk olarak birinci, ikinci olarak ikinci ipi çek o zamanda paraşüt açılmassa Meryemanaya dua et demiş.Temel Komuta nıyla beraber atlamış.Komutanının paraşütü hemen açılmış ama Temel birinci ipi çekmiş paraşüt açılmamış,ikinci ipi çekmiş yine açılmamış daha sonra Temel Komutanına ' Komutanım o karinin adı neydi' demiş.
Karpus
adamın biri birgün karpuz taşıma yarışına girer adamın biri ben 5 tane karpuz taşırım demiş orada birisi çıkmış bende 8 tane taşırım demiş başla birisi daha çıkmış bende 10 tane taşırım demiş kimse inanmamış, adam gercekten 10 taneyi taşımış aradan ufak tefek birisi daha çıkmış ben 14 tane taşırım demiş herkez şaşırmış nasıl olur ama yapamazsın demiş izleyin demiş ikitane sol eline ikitane sag eline almış herkez demişşş eee başka şimdi ben aleti kaldıracam inmeden 10taneyi alan arkadaşı oturtun demiş
Tilki
Tilki, bir gün başını alır, gezmeye çı kar. Köyün mey danına varır. Bir duvara çıkar, çev reyi seyre dalar. Oradan geçen köy muhtarı şaşırır: — Aaa, bir tilki!.. Köyün hocası camiye giderken duvardaki tilkiyi gö- rür: — Aaa, tilkiye bak!.. Bakkal da oradan geçerken bağırır: — Hay Allah bir tilki!.. Kahvedekiler merak edip dışarı çıkarlar. Onlar da tilkiyi görünce şaşırırlar: Tilkiyi gördünüz mü? Vallahi bir tilki bu!.. Kalabalık çoğalıp sesler uğultuya dönüşünce tilki or mana kaçar. Dişi tilkiye: — Bugün öğle vakti köye indim. Orada herkes benitanıyor, ben hiçbirini tanımıyorum...
Şaka
Laz'ın biri, takasının içinde oturmuş, Allah'a yal varmaktadır: — Allahum, bu cün tuttuğum ilk paluğu pi fakirevereceğum, der. Ve lâz oltasını atarak beklemeye başlar. Neden sonra oltayı çeker. Bakar ki bir
de ne görsün? Ucunda koskocaman bir balık! — Haçan hiç pu da fakire verulur mu daa! Birden balık bir çırpınışta oltadan kurtulur ve denize atlar. Lâz üzgün ve şaşkın: — Allahum, ben şakacıktan demuştum daa... der.
Şaka 2
Laz'ın biri, takasının içinde oturmuş, Allah'a yal varmaktadır: — Allahum, bu cün tuttuğum ilk paluğu pi fakirevereceğum, der. Ve lâz oltasını atarak beklemeye başlar. Neden sonra oltayı çeker. Bakar ki bir
de ne görsün? Ucunda koskocaman bir balık! — Haçan hiç pu da fakire verulur mu daa! Birden balık bir çırpınışta oltadan kurtulur ve denize atlar. Lâz üzgün ve şaşkın: — Allahum, ben şakacıktan demuştum daa... der.
Çok Şükür
Sarhoş bir Karadenizli, bir ayağı yolda, bir ayağı kaldırımda aksaya aksaya yürüyordu. Duru mu gören polis yaklaşıp sordu: — HemşerimL Bu kadar sarhoş olmak için ne kadar içtin? Ne münasebet memurbey... Sen penum sarhoş olduğumd an emin misun? — Kaldırımda nasıl yürüyordun? Bir ayağın sette,diğeri yerde... Ancak sarhoş böyle yürür! Karadenizli sevinçle ellerini yüzüne götürdü: — Sağolun memur bey! Penu o kadar rahatlattınızki... Doğrusu kendimi topal zannedeydum...
Hey Gidi Gençlik Hey
Hoca bir gün ata binmek ister, bir türlü binemez. Hey gidi genç lik hey, diye ah çeker.So nra etrafına bakı-mp kimse olmadığınıgörünce de; Hadi hadi... ben senin gençliğini de bilirim, der
Niye Girememiş
Doktor, beş akıl hastasını, boş banyonun önüne götürdü ve emretti: — Haydi, girin suya ve başla yın yüzmeye! Biri hariç, hepsi doktorun em rine uydular, boş banyonun içine doldular, kulaç atmaya başladı lar... Doktor, banyoya girmeyen delinin yanma yaklaştı. Gülümseyerek: — Galiba sen iyileştin Ahmet, niye yüzmedin?Deli boynunu büktü: — Belki kızacaksınız ama doktor bey, yüzme bilmiyorum ben de, ondan.
Öğrenci Şiiri
Tembel bir öğrenci, yazılı kağı dına şu satırları yazmış: — Yürü boş kağıt, yürü... Öğretmenin yüzünü gör de gel. Üç zayıfım vardı, dört oldu mu sor da gel... APTALCA DÜŞÜNMEK Federal Almanya vatandaşı dış yolculuktan döndü. Getirdiği papağanla kendi gümrüğün
e girdi. Muayene memuru işin gereğini anlattı: Canlı papağana, yüz mark gümrük ödeyeceksiniz.Cansız içi doldurulmuş papağan olsaydı gümrüksüzdü. Adamın bir anlık tereddütü üzerine papağan söze karıştı: — Bana bak Hans! Öyle [Yasak Kelime]ca şeyler düşünme!
Neyi Görememiş
Şoför kullandığı taksiyle "Sağa dönülmez işaretine rağmen sağa saptığı sırada, trafik polisinin keskin keskin çalan düdük sesiyle birden yavaşladı, sonra yolun kenarına çekilerek durdu. Trafik polisi, sağ elinde zincirden tuttuğu düdüğü sallaya sallaya yürüyerek tak sinin yanına geldi, sert bir sesle sordu: — Levhayı ı görmedin mi? Şoför, kabahatli olduğunu kabul etmenin rahatlığı içinde itirafta bulundu: — Görmesine gördüm de sizi görmedim... KILÇIK Sınıfta öğretmen insan iskeletini göstererek sordu: — Bunun ne olduğunu söyleyebilir misin Salim? dedi. Karadenizli Salim hemen cevapladı: — İnsan kılçiğidür öğretmenim...
Eşek Başı
İstanbul'a yeni gelen köylü, ku yumcu dükkânının vitrinini merakla inceliyordu. Kuyumcunun çırağı, onunla alay etmek için: Hemşerim, dedi, ne bakıyorsun öyle? Hiç... Bu dükkânda n
ne satılırdiye merak ettim de... Çocuk güldü: Eşek kafası satılır. Allah versin... Alışverişiniz yolunda olmalı... Nereden bildin, dayı? Baksana, koca dükkânda seninkinden başka kalmamış!